Epikür paradoksunun göbeğinde çırpınıp duruyordu kedi. Sonsuz bir fraktaldan çıkabilmek için umutsuzca çabalamaktaydı. Çoğalıyor, azalıyor, büyüyor, küçülüyor, duvarlarını aşamıyordu. Bütün o hengâmede “Kötülükten kaçış mümkün mü?” diye sorup duruyordu kendi kendine. Nereden çıkmıştı hayatı çekilmez yapan bunca kemlik?