Yüz on altı yıl önce Adapazarı’nda doğdu. Edebiyatı sınıfsal kökleriyle dolaylı ilgilidir, yaşamıysa sınıfının beklentilerinden kaçmak üzerine kurulu bir “avare-flaneur” öyküsüdür. Soy kütüğüne “Abasızoğulları” adıyla yazılmak yerine, çoktan yitirmişliği çağrıştıran “Abasıyanık” adıyla yazılmayı yeğledi. Varoluşunun sancısını, o “