Benim kuşağım Deniz Gezmiş, Yusuf Aslan ve Hüseyin İnan’ın idamını dün gibi hatırlar. Oysa aradan 49 yıl geçmiş. O karanlık yıllarda, ilkel intikam duygularını tatmin etmek için üç genci darağacına gönderenler, bugün hâlâ aramızda. Yaşıyorlar, gülüyorlar, konuşuyorlar. Memlekete nasıl hizmet ettiklerini anlatıyorlar ballandıra ballandıra. Oysa yaptıkları hizmet değil, ihanetti. Üç gencin idamı adalete duyulan güveni yok etti, vicdanları kanattı, Türkiye’yi çürüttü. Daha önceki üç idam da ülkeyi onulmaz biçimde yaralamıştı. Adnan Menderes, Hasan Polatkan ve Fatin Rüştü Zorlu’nun idamları, Türkiye’yi geri dönülmez bir karanlığın içine yuvarlamıştı. Sonra üç idamın intikamını almak için, bu olayda hiçbir sorumluluğu bulunmayan üç öğrenciyi darağacında öldürdüler.