Çocukluğumun bazı dönemleri bir Ege köyünde geçti. Çiftçiydi dedem. Bağları vardı. Bağbozumu zamanı gün doğmadan kalkardı tüm köy. Öğlen sıcağına kadar verimli çalışabilmek için. Bir gün öncesinden tüm işçilerin yiyebileceği kadar yemek büyük kazanlarda pişirilir, bostandan domates-salatalık toplanır çuvallanır, odun ateşine konan sacda yufka ekmekler çevrilir, ayran yapılmak üzere yoğurt mayalanırdı. Bu seferberlik hâli koca bir şenlik gibi gelirdi bana.